Allahü teâlâ, insanlara hep kolayı emretmiştir
21/12/2025 Pazar Köşe yazarı V.T
Her Müslümanın, önce Ehl-i sünnet ve cemâat
âlimlerinin bildirdikleri gibi, inanması lâzımdır.
Hâce Ubeydullah, İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin hocası olan
Muhammed Bâkî-billah’ın büyük oğludur. Küçük yaşta iken babası vefât etti.
İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin yüksek teveccühleri ile yetişti ve önde gelen
talebelerinden oldu. Onbirinci asrın sonlarında vefât etti. İmâm-ı Rabbânî
hazretlerinin Hâce Ubeydullah’a yazdığı mektûbun (1. cild, 266. Mektûp) bazı
kısımları:
Her Müslümanın, önce itikâdını düzeltmesi, yani Ehl-i sünnet ve
cemâat âlimlerinin bildirdikleri gibi, inanması lâzımdır. Durmadan, yılmadan
çalışan o âlimlere, Allahü teâlâ bol bol mükâfat versin!
Allahü teâlâda, noksanlık sıfatları, mahlûkların hâssa ve
alâmetleri yoktur. Madde değildir. Cisim değildir. Mekânlı değildir. (Yani, yer
kaplayıcı değildir.) Zamanlı değildir. (Bir yerde bulunmadığı gibi, zamanı da
yoktur). Kemâl sıfatları, kusursuzluklar yalnız O’ndadır. Sekiz kemâl sıfatı
olduğunu bildirmiştir ki şunlardır: “Hayât”, diri olmasıdır, “İlim”,
bilmesidir. “Kudret”, gücü yetmesidir. “İrâde”, dilemesidir. “Sem”,
işitmesidir. “Basar”, görmesidir. “Kelâm”, söyleyici olmasıdır. “Tekvin”,
yaratmasıdır. Bu sıfatları, kendinden ayrı olarak vardır.
Allahü teâlâ, kullarına kuvvet, kudret, irâde vermiştir,
istediklerini işlerler, insanlar, işlerini kendileri yapıyor. Allahü teâlâ da
yaratıyor. Allahü teâlânın hikmeti, âdeti şöyledir ki; insan bir işi yapmak
isteyince, O da isterse o işi yaratır. Bu iş, insanın kasdı ile, ihtiyârı ile
meydana geldiği için, işin mesûliyeti, sevâbı ve rızâsı, o insana oluyor,
insanın ihtiyârı zayıftır, azdır diyenler, Allahü teâlânın irâdesinden az
olduğunu demek istiyorlarsa, doğrudur. Yok eğer, emirleri yapacak kadar
değildir diyorlarsa, yanlıştır. Allahü teâlâ, insanlara yapamayacakları bir
şeyi emretmemiştir. Hep kolayı emretmiş, güç şeyi istememiştir. Az zamandaki
bir küfre, sonsuz azap etmeyi ve az zamandaki îmâna, sonsuz nimetler vermeyi,
takdîr etmiştir. Bunun sebebini anlayamayız. Allahü teâlânın yardımı ile, şu
kadar biliyoruz ki, insanlara, görünür görünmez bütün nimetleri, iyilikleri
veren, yerlerin, göklerin, zerrelerin yaratanı, noksansızlık ve kusursuzluklar
yalnız O’na mahsûs olan bir Allaha inanmamak, elbette çok şiddetli, çok acı
azap ister ki, bu da Cehennemde sonsuz yanmaktır.


