Gözlerini kaybeden vezir!..

27/02/2023 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Bursa'da müderrislik ve kadılık yapan Molla Fenârî hazretleri, ipekçilik yaparak nafakasını temin ederdi.

Kazandığı paralarla çok hayrât ve hasenâtta bulunurdu.

Ömrü sona yaklaştı.

Gözlerine perde geldi.

Sultânın bir vezîri vardı.

İsmi, Hacı İvaz Paşa idi.

Bu vezîr, bir konuda Molla Fenârî'ye kızmış ve gözleri görmez olunca, hırsından; "Dilerim o âmâ ihtiyarın namazını ben kıldırayım” demişti.

O, bunu duydu.

Ve buyurdu ki:

"Ol kimse câhildir. Cenâze namâzını kıldıramaz. Rabbimden ümîdim şudur ki; bana (Şifâ) buyurup, onu (Âmâ) eyliye ve onun namâzını (Ben) edâ edeyim.”

Bir müddet geçti.

Gece bir “rüyâ” gördü.

Efendimiz ona;

“Tâhâ sûresini tefsîr et" buyurunca;

“Yüksek huzûrunuzda, Kur’ân-ı kerîm’i tefsîr etmeye gücüm olmadığı gibi gözlerim de görmüyor” dedi.

Server-i âlem, mübârek hırkasından bir parça (Pamuk) çıkarıp mübârek (Tükürüğü) ile ıslattıktan sonra gözlerinin üzerine koydu.

Molla Fenârî uyandı.

Pamuğu, gözlerinin üstünde buldu.

Usulca onu aldı.

Ve görmeye başladı.

O pamuğu saklayıp;

“Ben öldüğümde, bunları gözlerimin üzerine koyun” diye vasiyet etti.

Bir müddet geçti.

O vezîr “Kör” oldu.

Sonra vefât etti.

Cenâze namazını Molla Fenârî hazretleri kıldırdı.