"Bunda şaşacak ne var?"

30/01/2023 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Selmân-ı Fârisî (radıyallahü anh), öleceği vakit ağladı!

Yakınları geldiler.

Ve sebebini sordular.

Cevâbında;

"Dünyâdan ayrıldığım için ağlamıyorum” buyurdu.

Yakınları;

“Niçin ağlıyorsun?” dediler.

Buna cevâben de;

Resûl-i ekrem, bana;

“Dünyâdan ayrılırken, sermâyeniz bir yolcunun yol azığından fazla olmasın” buyurmuştu. Ben bu tavsiyeye uyamadım, onun için ağlıyorum" dedi.

● ● ●

Bir gün, misâfiriyle bir yere gidiyorlardı.

Bir ara acıktılar.

Yiyecek bir şey de yoktu.

Selmân-ı Fârisî hazretleri, ileride bir geyik ile bir kuş gördü.

Onları yanına çağırdı.

Hiç îtiraz etmediler.

Hemen yanına geldiler.

O iki hayvana;

"Bu kimse benim misâfirimdir, sizi bu arkadaşıma ikrâm etmek istiyorum" buyurdu.

Boyunlarını büktüler.

Yâni, “Pekâlâ” dediler.

O zât çok hayret etti!

Ve kendisine;

"Ey efendim! Siz geyik ve kuşu çağırdınız. Hiç îtiraz etmeyip ve kaçmayıp yanınıza geldiler, ben hayret ettim" dedi.

Selmân-ı Fârisî de;

"Bunda şaşacak ne var? Bir kimse Allahü teâlânın emirlerine itâat eder, isyân etmezse, Onun mahlûkları da ona itâat eder, isyân etmezler" buyurdu.