"Öyleyse sen hak Peygambersin"

01/11/2021 Pazartesi Köşe yazarı A.U

Resûlullah Efendimiz Bedir'den zaferle dönmüştü.

Yetmiş de esîr alınmıştı.

Esîrler hakkında henüz bir vahiy de gelmemişti

İstişâre edip karar verdiler:

Esîrler, fidye karşılığı serbest bırakılacaktı.

Aralarında Resûlullahın amcası Hazret-i Abbâs da vardı.

Efendimiz buyurdu ki:

“Yâ Abbâs! Kendin ve Ukayl için fidye ödeyeceksin!”

Hazret-i Abbâs;

"Ben müminim. Kureyş, beni zorla Bedir’e getirdi” dedi.

Efendimiz;

"Mümin olduğunu Allah bilir. Zâhirde aleyhimizdesin ve fidye vereceksin” buyurdu.

O zaman dedi ki:

"Benim sekiz yüz dirhemim vardı.

Onu da, ganîmet olarak aldınız."

Efendimiz sordu ki:

"O altınları niçin demiyorsun?"

"Hangi altınları?"

"Hani Bedir'e gelirken hanımına verdin de (Geri dönemezsem şu kadarı senin, şu kadarı da oğullarımın) demiştin ya, işte o altınları soruyorum.”

"Yâ Muhammed! O vakit odada ikimizden başka kimse yoktu. Sen bunları nereden biliyorsun?"

"Rabbim bildirdi.”

Hazret-i Abbâs;

“Öyleyse sen hak Peygambersin" dedi.

Ve Müslüman oldu.