Dünyalık peşindeki din adamları!
05/12/2025 Cuma Köşe yazarı O.Ü
Sual: Mal, mülk, makam ve dünyalık peşinde koşan din adamları hakkında dinimiz ne bildirmektedir?
Cevap: Konu
ile alakalı olarak büyük İslâm âlimi imâm-ı Ahmed Rabbânî hazretleri, Mektûbât
kitabında buyuruyor ki:
“Dünyalık peşinde olan din adamlarının sözlerini dinlemek,
kitaplarını okumak, zehir yemek gibi zararlıdır. Kötü din adamlarının
zararları, bulaşıcıdır. Cemiyetleri bozar, milletleri parçalar. Geçmişte İslam
devletlerinin başlarına gelen felaketlere hep kötü din adamları sebep oldu.
Devlet adamlarını doğru yoldan bunlar saptırdı. Peygamber Efendimiz;
(Müslümanlar
yetmişüç fırkaya bölünecek. Bunların yetmişikisi Cehenneme gidecek. Yalnız bir
fırkası Cehennemden kurtulacak!) buyurdu.
Doğru yoldan ayrılan bu yetmişiki sapık fırkanın reisleri, hep
kötü din adamları idi. Cahil bir yobazın zararının başkalarına bulaşması az
görülmüştür. Cahil ve sapık tekke şeyhleri de, kötü din adamlarıdır. Bunların
da zararları başkalarına bulaşır. Peygamber Efenimiz;
(Kıyamet
gününde, en şiddetli azab görecek kimse, Allahü teâlânın kendi ilminden,
kendisini faydalandırdığı âlimdir) buyurdu.
Allahü teâlânın kıymet verdiği ve her şeyin en şereflisi olan
ilmi, mal, mevki kapmaya ve başa geçmeye vesile edenlere, bu ilim zararlı olmaz
mı? Hâlbuki, dünyaya düşkün olmak, Allahü teâlânın hiç sevmediği bir şeydir. O
hâlde, Allahü teâlânın kıymet verdiği ilmi, Onun sevmediği yolda harcamak, çok
çirkin bir iştir. Onun kıymet verdiğini kötülemek, sevmediğini de
kıymetlendirmek, yükseltmek demektir. Açıkçası, Allahü teâlâya karşı durmak
demektir.
Ders vermek, vaaz etmek ve dinî yazı, kitap, mecmua, dergi
çıkarmak, ancak, Allah rızası için olduğu vakit ve mevki, mal ve şöhret
kazanmak için olmadığı zaman faydalı olur. Böyle halis, temiz düşünmenin
alameti de, dünyaya düşkün olmamaktır.
Bu belaya düşmüş, dünyayı seven din adamları, hakikatte dünya
adamlarıdır. Kötü âlimler bunlardır. İnsanların en alçağı bunlardır. Din, iman
hırsızları bunlardır. Hâlbuki bunlar, kendilerini din adamı, ahiret adamı ve
insanların en iyisi sanır ve tanıtır. Hâlbuki dünyaya gönül kaptırmayan, mal,
mevki, şöhret kazanmak, başa geçmek sevdasında olmayan din âlimleri, gerçek
ahiret adamlarıdır.”


