"Ben ona ağlamıyorum ki!.."

17/10/2025 Cuma Köşe yazarı A.U

Semerkand'da medfun bulunan Muhammed bin Fadl Belhî hazretleri büyük velîlerdendir. Semerkand'da kadılık yaptı. 931'de orada vefât etti.

 

Bir gün şunu anlattı:

 

Nuh aleyhisselâm zamânında insanlar bin sene kadar yaşardı. O devirde bir kadının oğlu öldü. İki gözü iki çeşme ağlıyordu ki, bir komşusu tâziye için geldi.

 

Ve onu tesellî edip;

 

“Niye bu kadar ağlıyorsun komşu. Allahü teâlânın takdîri böyleymiş, sabret” dedi.

 

Dertli kadın;

 

“Elbette öyledir. Ama ben, ona ağlamıyorum ki” dedi.

 

“Ya neye ağlıyorsun?”

 

“Yavrum fazla bir gün görmedi de. Annelik şefkatiyle ağlıyorum işte.”

 

Kadın merak etti:

 

“Oğlun kaç yaşındaydı ki?”

 

“İki yüz yetmiş beş.”

 

Komşu kadın;

 

“Vah vah! Gerçekten gençmiş. Ama yine de şükret. Sen böyle ağlarsan âhir zamanda gelecek ümmet ne yapsın?” dedi

 

Öbürü sordu:

 

“Onların ömürleri kısa mı olacakmış?”

 

 

 

 

 

“Evet, ancak elli altmış sene.”

 

“Yaa, peki, onlar bizim gibi ev de yapacaklar mıymış acabâ?”

 

“Hem de kaç tâne. Köşkleri, sarayları bile olacakmış.”

 

Çok şaşırıp;

 

“Ben onların yerinde olsaydım, bu kadarcık kısa ömürde çadırımın kazığını bile değiştirmezdim” dedi.